Aramakla bulunmaz, lakin bulanlar arayanlardır! ne demek?

 

S :
selamlar, bu yazıda anlatılmak istenen nedir? halis bir şekilde anlatır mısınız, bende sizden öğrenmek isterim .uygunsa tabiki

C: 

Beyazıt-ı Bestami Hazretlerini ve diğer Allah dostlarının gönüllerinden akan sözlerini anlamak için ilk önce TASAVVUF’u anlamak gerekiyor.
Oldukça geniş bir bilgi ve derin bir anlayış gerektirdiği için burada detaylara girmeden, en azından ne olduğu konusunda fikir vermesi için google amca’ya ” tasavvuf hakikat” olarak sorgulamanızı önerebilirim 🙂 ))
Genel olarak; Manevi yükseliş basamaklar ile yaşanır, Herkes aynı seviyede ve derin anlayışta değildir, manevi yükseliş adım adım yaşanır.
>>> Tasavvufta “Hakikât” Allah ile insan arasında oluşan muhabbet neticesinde ve ancak bir ancak bir Mürşit’e (sırra ermiş manevi bir rehber’e) tabii olduktan sonra başlanan manevi yolculukta elde edinilen bilgi olarak tanımlanır.

>>> Tasavvûfta “Hakikât” mertebesi Marifetullah makâmına ulaşmadan önceki üçüncü mertebe ya da durak olarak tanımlanmaktadır. Her dönemde özü aynı olmakla birlikte bu mertebe ve basamaklar, tanımlamalar farklılık gösterebilir, gidilen yol aynıdır.

Bu bağlamda ; *** HAKİKAT, aramakla bulunmaz, lakin bulanlar ancak arayanlardır. ***

Böyle bir tanımlamadan sonra, Üstad’ın bu sözünü açmak istiyorum.

Kişi, HAKİKAT’in sırrına ermek için için insani sınırlarını ne kadar zorlarsa zorlasın, kendi kapasitesi, bu sırra ermeye kesinlikle yetmez. Ama o kişinin bu çabası karşısında, bir anlamda ödül olarak, tüm sırların sahibi olan yüce Allah tarafından o kişiye bahş edilir..

Bunu basit bir canlandırma örneği ile açıklayalım;

Düşünün!
Koskoca evreniniz zifiri karalıklar içerisinde, gözleriniz her ne kadar açık olsa da, bu karanlık içerisinde ‘bakar kör’ olarak dolaşıyorsunuz yaşam alanınızda.. Unun için de geçtiğiniz tüm yollar da bir şeylere takılıp tökezliyorsunuz sık sık..
ve var olan biten her şeyi görebilmeniz için, tüm evreninizi aydınlatacak olan bir nokta var, bir açma kapama butonu. Evreninizi, sizi aydınlatacak olan, sırları keşfetmeniz için olmaz ise olma bu aydınlık ışığın düğmesi(butonu) ise evrenin her hangi bir noktasında ve sürekli yer değiştiriyor.. Şimdi düşünün, Zifiri karanlıklar içerisinde olan o koskoca evren içerisinde ve sürekli yer değiştiren bir butonu bulup da basmanız sonucu evreninizin aydınlanması, sırlara ermeniz ne kadar mümkündür?

Ama siz bu karanlık delhizler içerisinde ısrarla, yılmadan, hiçbir zaman umudunu yitirmeden, büyük bir tutku ile arayışınızı sürdürürken, bütün bu arayışınızın karşısında Yüce Allah size öyle bir lütufta bulunur ki; karanlık evrende sürekli yer değiştiren o butonu alır, sizin parmak ucunuza dokundurur. Yani O size buldurur.

Aradığımızı bulma konusunda, kıl payı kaçırdığımız zamanlar da çok olur, hele de bu arayışı yoğunlaştırdığımız zamanlarda o buton etrafımızda yakınımızda dolanır durur. Arayış yoksa da o buton evrenin bizden alakasız olan bir ucundadır, zaten ona ulaşma imkanımız yoktur.

Biz yoğun arayışta iken bazen de bu gibi şeyler olur;

örneğin, bizler bakar kör vaziyette, sarp kayalıklarda o arayış içerisindeyken attığımız adımların biri, basacağımız yerde bulunan, son anda fark ettiğimiz, belki sesini duyduğumuz, belki hissettiğimiz bir ağustos böceği, belki bir çekirge, belki de bir karıncanın üzerine basacaktır.. İşte tam da bu anda, bir an-lık bir zamanınız var, akıl yolu ile iradi olarak karar vermek için zaman yetersiz. Ya o karıncayı hiçe sayıp, basarak yolunuza devam edeceksiniz ya da son anda fark ettiğiniz karıncaya basmamak için dengeniz bozulacak, belki bileğiniz burkulacak ve düşeceksiniz..

Tam da bu anda, ne yapacağınıza karar veren, sizi, iradeniz dışında yönlendiren kalbinizdir, içerisindeki rahmet, şefkat ve merhamet duygusudur..

Allah, o sırlara ermeniz için aydınlığın butonunu işte o, kalbinizdeki merhametten dolayı, karıncanın üzerine basamadığınız için, ayak bileğinizi burkup düştüğünüz yere koymuştur.

Basıp geçseydiniz, Hakikat ışığına ermeyi kıl payı kaçırmış olacaktınız ve aramaya devam edecektiniz..

Allah hepimizi, bu arayışa giren ve sırlara erdirilen kullarından olmayı nasip etsin !
AMİN !..

hasan makam